Aman dikkat! Uzmanlardan kulunç uyarısı

Zeynep ÇALIŞYaşam2 ay önce3 Görüntülemeler

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Burcu Avşar, halk arasında “kulunç” olarak bilinen miyofasiyal ağrı sendromu konusunda uyarılarda bulundu. Özellikle boyun, sırt ve bel kaslarında hissedilen ağrıların hafife alınmaması gerektiğini vurgulayan Dr. Avşar, bu durumun erken teşhis ve doğru tedavi ile kontrol altına alınabileceğini belirtti.

Kulunç Nedir, Nasıl Ortaya Çıkar?

Miyofasiyal ağrı sendromu; kasların ve onları saran bağ dokusunun belirli noktalarında oluşan, sert ve hassas “tetik noktalarla” karakterizedir. Hastalar bu durumu genellikle “elime bastığımda sert bir nokta geliyor, ağrı yapıyor” şeklinde ifade eder. Özellikle boyun, omuz ve bel bölgelerinde lokalize olur, ancak ağrı zamanla çevre bölgelere yayılabilir.

Dr. Avşar, “Bu ağrı sabah hafif olabilirken, gün ilerledikçe artabilir. Bazı hastalar baş ağrısı, kulak çınlaması ya da çene ağrısı gibi dolaylı şikâyetlerle de başvurabiliyor” dedi.

Miyofasiyal Ağrıya Ne Sebep Olur?

Modern yaşamın getirdiği hareketsizlik, uzun süre aynı pozisyonda kalmak, masa başı çalışma, telefon kullanımı, duruş bozuklukları ve stres en önemli nedenler arasında yer alıyor. Ayrıca D vitamini ve magnezyum eksikliği, tekrarlayan kas zorlanmaları, uyku düzensizlikleri de tetik noktaların oluşumunda etkili.

Tedavi Edilmezse Kronikleşebilir

Dr. Avşar, miyofasiyal ağrı sendromunun erken müdahale edilmediğinde kronik hale gelerek yaşam kalitesini düşürebileceğini söyledi: “Hasta ‘Neden geçmiyor?’ diye düşünüp stres yapıyor, bu da ağrıyı daha da artırıyor. Oysa tedavisi mümkün ama altta yatan sebeplerin de mutlaka ele alınması gerekiyor.”

Kombine Tedaviyle Etkin Sonuç

Miyofasiyal ağrı sendromunun tedavisinde kombine yaklaşımlar kullanılıyor. Bu tedaviler arasında:

  • Ağrı kesici ve kas gevşetici ilaçlar (sınırlı süreli)
  • Tetik nokta enjeksiyonları (lokal anestezi ile)
  • Kuru iğneleme (kas içi ince iğnelerle uyarı)
  • Fizik tedavi teknikleri (ultrason, TECAR, lazer, hilterapi, ESWT)

Amaç, tetik noktalarda kan akışını artırmak, kas gerginliğini azaltmak ve hücre yenilenmesini desteklemek.

Egzersiz Tedavinin Anahtarı

Dr. Avşar, tedavinin en kritik aşamasının egzersiz olduğunu belirtiyor:
“Germe, güçlendirme ve duruş egzersizleri tedavinin olmazsa olmazı. Bu hareketler fizyoterapist veya doktor gözetiminde öğretilmeli. Tedavi bitse bile egzersiz bırakılmamalı, çünkü bu sayede yeni tetik noktaların oluşumu engelleniyor.”

Tedavi Süreci Nasıl İlerliyor?

Tanı konduktan sonra tedaviye hızlı bir şekilde başlandığını ifade eden Dr. Avşar, hastalara kişiselleştirilmiş bir program uygulandığını belirtti. “Ağrı şiddetliyse ilaç ve enjeksiyonlarla rahatlama sağlanıyor. Ardından kuru iğneleme, lazer, radyofrekans ve ESWT gibi tedaviler uygulanıyor. Egzersizler ise fizyoterapist gözetiminde, bireye özel planlanıyor.”

Yorum bırak

Son yorumlar

Görüntülenecek bir yorum yok.
Bize katılın
  • Facebook10K
  • X Platformu23K
  • Youtube10K
  • Instagram21K

Son haberlerden hemen haberdar olmak ve bizleri takip etmek için haber kaynağımıza abone olun.

E-posta yoluyla haber bülteni almayı kabul ediyorum. Daha fazla bilgi için, lütfen Gizlilik politikamızı

Sponsorlar

Sonraki Haber Yükleniyor...
Takip et
Giriş yap Kenar Çubuğu Ara Trendler
Popüler Haberler
Yükleniyor

Oturum açmaya 3 saniye...